Toplu albüm serisinin dördüncüsü ‘Otonom Piyade’ çıktı – Son Dakika Kültür Sanat Haberleri

Saian (Güney Erkurt) ve K”st (Yusuf Yıldırım), 2017 yılında başladıkları “Otonom Piyade” (OP) albüm serilerinin dördüncüsünü eylül ayında müzikseverlerle buluşturdu. Yukarıdaki alıntı yeni albümü “Silence of the”dendir. Kuzular”. Saian bir gemi inşaatı ve deniz makineleri mühendisi, K”st ise bir dövme sanatçısıdır. Ancak bunlar rap dünyasında sevilen ve eserleri de merakla beklenen sanatçılar. Solo ve kolektif albümleriyle dinleyici kitlesi oluşturan sanatçılar, şarkılarında sözü esirgemiyor. Faili meçhul suçlular, cani müteahhitler, çocuk istismarı, laiklik, mali adaletsizlik, gazeteci cinayetleri, aydın sorunu, soldaki bölünme ve lümpenleşme, Batının ikiyüzlülüğü, AKP iktidarına yönelik hiciv; Dediğim gibi “ruha dokunuyorlar”…

Saian ile Autonomous Infantry’nin yeni albümü “Silence of the Lambs”ı, ülkenin durumunu ve rap dünyasının durumunu konuştuk.

Kuzuların Sessizliği nasıl doğdu?

OP için uzun bir araydı ama bu süre zarfında demo kayıtları ve solo çalışmalar yapmaya devam ettik. Şu anda bile birçok demo parçamız var. Halkın beklentilerinin yarattığı baskıyla bir albüme başlamamız gerektiği kanaatine vardık.

‘RAP BİR GELİR ARACI DEĞİLDİR’

Kuzuların Sessizliği son albümünüzden dört yıl sonra çıktı. Bu uzun sürenin nedeni nedir?

Biz “rap” mesleğini yapmıyoruz, dolayısıyla rap ne yazık ki hayatımızı idame ettirecek bir gelir kaynağı değil. Bu nedenle ikimizin de mesleklerimize odaklanmamız gerekiyor. Üstelik ikimiz de farklı şehirlerde yaşıyoruz. Bu nedenle üretimin tüm aşamalarının çok yavaş ilerlemesi gerekiyor, zamanımız oldukça konsantre olabiliyoruz.

‘KUZULAR İSTENMELİ’

Faili meçhul suçlular, cani müteahhitler, çocuk istismarı, laiklik, mali adaletsizlik, gazeteci cinayetleri, Batı’nın ikiyüzlülüğü, AKP iktidarına yönelik hiciv… Tüm Otonom Piyade albümlerinde karşılaştığımız parçalar. Otonom Piyade’nin herhangi bir sorunu var mı? Bu sorun nedir?

Elbette Türkiye’de yaşıyorsanız, toplum içinde yaşamanın bilincinde, akıllı davranan bir bireyseniz tüm bunlara önem vermeniz gerektiği açıktır. Aslında bunları dert etmeyen insanlara, yani o kuzulara, neden bu işleri dert etmediklerini sormak lazım. Korkunç olan kuzuların sessizliğidir.

Albümün adı da kapağı kadar anlamlı. Kuzuların Sessizliği genel olarak ne anlatıyor?

Yılanın kendilerine asla dokunmayacağını düşünenler, doğanın bir parçası olduğunun farkında olmayıp doğayı hizmetinde görenler, kendini eşsiz görenler, duyarsızlaşanlar, haksızlığa, yolsuzluklara karşı ses çıkarmayanlar, istismar ve tecavüzler, tüketim ve gösteriş çağının çileden çıkarıcı koşuşturmacasında kaybolup kör olanlar… Kimisi duyarsızlıktan, kimisi bencillikten, kimisi korkudan; Sesi olmayan kuzuları anlatır.

‘RAP ZATEN BİR PROTESTO’DUR’

Solo çalışmalarınızda genellikle protest bir tavırla rap yapıyorsunuz. Rap ve protest rap’in iki güçlü ismi olarak hem rap hem de protest rap’in durumu hakkındaki görüşlerinizi merak ediyorum.

Biz bunu protestocu olarak sınıflandırılmak için yapmıyoruz, Danimarka ya da İsveç’te yaşamıyoruz. Gündem, dinamikler, toplumsal yapı, tarih vb. Kısacası bu ülkede “yaşamak” bizde yaralar açıyor ve bu da bizi bir protesto dili geliştirmeye itiyor. İçeriği zaten protesto ve politik olduğundan, rap veya protesto rap gibi iki farklı “türün” varlığını reddediyoruz; Tüm rap şarkılarında bu parçalar bulunmayabilir veya bulunmayabilir, ancak bu oldukça kabul edilebilir ve makuldür. Aşk, nefret, üzüntü, umut, coşku gibi modlar da hayatla ilgilidir.

‘YETERLİLİK VAR’

Rap dünyasında bir dönüşüm olduğu doğru. Yeni nesil bir rap ve yeni nesil rap dinleyicileri var. Rap dünyasında “eski kafalı” olarak tanımlanan dinleyiciler hâlâ geçmişe sadık kalıyor. Yeni nesil çalışmalarınıza nasıl tepki veriyor?

Uzun yıllardır rap’te hem müzikal hem de tavır olarak daha radikal ve ortodoks bir çizgi izliyoruz. O günden bu yana dinleyicilerimiz bizimle aynı safta yer aldı ya da öyle olmayı seçti; birbirimize sadık olduğumuzu söyleyebiliriz. Yeni dinleyici için durum farklıdır, “müzik değişince dans da değişir!”, zaman değişiyor, insanlar değişiyor, onların hayata bakış açıları bizimkiyle aynı değil açıkçası, bu gayet anlaşılır ama korkutucu bir durum. Hayatın her alanında görülen ciddi bir vasıfsızlık, bayağılık ve lümpenleşme de var. Aslında bu her dönemde örnekleri olan bir durum ama gözden kaçırılmaması gereken nokta bu sefer bunlara ciddi bir talebin olduğu. Yeni neslin rap müziğe yönelik değişen beklentileri ve bu durum göz önüne alındığında onlarla bağlarımızı çoktan kaybetmiş durumdayız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir