“Ara Güler'in İzinde” sergisinde ünlü fotoğrafçının 70 yıllık kariyerine ait 155 fotoğraf ve özel koleksiyon yer alacak.
Dünyaca ünlü Ermeni-Türk fotoğrafçı ve foto muhabiri Ara Güler'in (1928 doğumlu – 2018 öldü) çalışmalarına kapsamlı bir bakış sunan “Ara Güler'in İzinde: Fotoğrafçının Mirasına Bir Bakış” sergisi düzenlenecek. Katar Müzeleri (QM) ve Ara Güler Müzesi işbirliğiyle 9 Ağustos'ta ziyaretçilerini ağırlamaya hazırlanıyor.
İslam Eserleri Müzesi'nde (MİA) açılacak ve 9 Kasım'a kadar açık kalacak sergi, Ara Güler'in sanatının yanı sıra Güler'in Türkiye'nin kültürel mirasını yansıtma konusundaki derin bağlılığını da ön plana çıkarıyor.
1928 yılında İstanbul'da doğan Güler, foto muhabirliği ve fotoğrafçılığın ulusal ve uluslararası düzeydeki en önemli isimleri arasında yer alıyor.
2018 yılında vefat eden usta fotoğrafçı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin neredeyse tamamına tanıklık etti. 70 yıla yayılan kariyeriyle Güler'in çalışmaları Türkiye'nin ve ötesinin görsel bir kanıtıdır.
“Ara Güler'in İzinde: Fotoğrafçının Mirasına Bir Bakış” sergisi, sanatçının eserlerinden kapsamlı bir seçki sunarken, araştırmacı gözüyle çekilen fotoğraflar, tarihi eserleri ve İstanbul'un günlük yaşamını ölümsüzleştirme özelliği taşıyor. Sergide 155 fotoğrafın yanı sıra yazışmalar, kamera ve ekipmanların yanı sıra Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi koleksiyonundan efemera seçkisi de yer alıyor.
Dört farklı bölümden oluşan sergi, Güler'in özdeşleştiği İstanbul görselleriyle başlıyor ve izleyiciyi Türkiye'nin zengin arkeolojik mirası ve 20. yüzyılın ünlü kişilerinin portreleri üzerinden kültürel ve tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. Sergi, Ara Güler'in deneysel filmi Kahramanın Sonu'nun gösterimiyle sona eriyor.
Serginin “Sonsuz Dokuma” başlıklı giriş bölümünde, Katar Müzesi Genel Koleksiyonu'nda yer alan eski teknik baskıların yanı sıra, Ara Güler'in İstanbul'da sık sık gittiği rotalarda çektiği dünyaca ünlü fotoğrafların yer aldığı fotoğraflar yer alıyor.
Güler, kentin tarihi eserleri ve mimari görkeminin fonunda, sürekli hareket halinde olan, sesleri ve kokuları çerçevelerin dışına taşan bir kentin portresini sunuyor.
Sergide ayrıca, şehrin büyüsünü ve ilk görüntülerini İstanbul fotoğraf stüdyolarında hatıra kitaplarına ve kartpostallara dönüştüren Gülmez kardeşler gibi öncü fotoğrafçıların 19. yüzyıla ait stereoskopları ve albüm baskıları da yer alıyor.
“Geçmişten Yankılar” başlıklı ikinci bölümde Ara Güler'in tarihe ve belgesele olan ilgisi vurgulanıyor. Ara Güler'in arkeolojiye olan kişisel ilgisi onun önemli fotoğraf röportajlarına yol açtı. Bunlar arasında UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Aphrodisias Antik Kenti'nin 1950'li yılların sonlarında yeniden keşfedilmesi ve Nemrut Dağı'nda yapılan fotoğraf röportajları yer alıyor.
Ara Güler'in en önemli eserleri arasında sayılan bu iki fotoğraf röportajının yanı sıra Neolitik dönem buluntularından Osmanlı eserlerine kadar Türkiye'deki tarihi mekan ve yapıların fotoğrafları da sergileniyor. Bu bölümdeki görsel anlatım ve şiirsel imgeler, fotoğrafın geçmişin mirasının korunmasında farkındalık yaratma rolünü vurguluyor.
“Arkadaşlar Arasında” bölümünde Güler'in hayatı boyunca temas kurduğu dünyanın en önemli çağdaş yazarlarının, sanatçılarının, siyasetçilerinin, filozoflarının ve diğer önemli kişilerin portrelerini görebilirsiniz. Bu bölümde öne çıkan eserler arasında Pablo Picasso, Tennessee Williams ve Salvador Dali gibi yedi önemli ismin portrelerinin yer aldığı orijinal el yapımı “Yeryüzündeki Yedi Parça” kitap maketi ve yine el yapımı olarak üretilen, Pablo Picasso koleksiyonundan el yapımı kitap maketi yer alıyor. Bu sergiye özel olarak hazırlanan “Mathaf: Arap Modern Sanat Müzesi”, sanatçının Ara Güler tarafından çekilmiş bir portresi ile Fahrelnissa Zeid'den ödünç alınan resimlerden oluşuyor.
Küratörlüğünü Şeyha Maryam Al Thani ve Ara Güler Müzesi'nin üstlendiği “Ara Güler'in İzinde: Fotoğrafçının Mirasına Bir Bakış” sergisi 9 Kasım'a kadar ziyarete açık olacak.